Halkbank yapısı itibarıyla Kamu İktisadi Teşebbüsü özelliklerini tamamen taşımaktadır. Diğer tüm kamu teşebbüsleri gibi 1933 yılında çıkartılan kanun ile kurulmuştur.
Devlet desteği ve etkisinin büyük oranda Halkbank üzerinde olduğu söylenebilir. Modernleşme süreci Halkbank’ı günümüzde bulundurduğu noktaya getirmiştir ve şuan Türkiye’nin en büyük bankaları arasında yerini almıştır. Devlet bankaları, halka özel avantajlar sunarak kredi kullandırabilmektedir.
Halkbank’ın Kamuya Geçiş Süreci
Cumhuriyet öncesinde banka olarak kabul edilebilecek kuruluşlar işlevlerini yerine getiremez hale gelince yeni arayışlara girilmiştir. Esnafın ve küçük işletme sahiplerinin kredi ihtiyaçlarını karşılayacak bir finans şirketi arayışı başlamıştır.
Halkbank’ın kuruluş dönemi, 1933 yılında Halk Bankası ve Halk Sandıkları Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle resmi sürece geçiş yapmıştır. Banka 1950 yılına kadar Halk Sandıkları aracılığı ile hizmet verirken; 1950’den sonra tamamen özgürleşmiş ve şube açma, kredi kullandırma, diğer tüm bankacılık işlemlerini yapabilme yetkisiyle hizmete devam etmiştir. Günümüzde ise büyük sermayesi ile halkın, şirketlerin ihtiyaçlarına yanıt vermektedir.
Halkbank’ın Kuruluş Amacı
Halkbank ve diğer devlet bankalarının kuruluşlarında önemli bir amaç bulunmaktadır. Halkbank, diğer özel bankları özendirme gibi bir işleve sahiptir. Bunun yanında halka düşük faizli kredileri kolay bir şekilde vermek gibi amacı vardır. Bu düşük faizli krediler ile sanayi ve ticarete ciddi katkılar sağlanmıştır.
Halkbank’ın bu çalışma biçimi hem kredi almak isteyen esnafı özendirmiş hem özel bankalarla rekabet piyasası oluşturarak özendirme sağlamıştır. Halkbank bugüne kadar sayısız ekonomik şirketin finans yapısında destekçi olmuştur. Ekonomide Halkbank, sayısız alanda lokomotif görevi görmüştür. Halkbank’ın kurulmasındaki bir diğer amaç ticarete katkı sağlamaktır. Tüm bu özendirmeler sayesinde verilen krediler piyasaya nakit olarak geri döner ve ekonomide hareketlilik yaşanır.